Perşembe, Mart 4

Jukebox>>Hayko Cepkin--{Sandık}


2004 yılının Aralık ayı falandı.7 yıl kadar süren basketbol hayatımın son dönemlerini İ.T.Ü'de geçiriyordum.Bilenler bilir idmanlarını yaptıkları salon Taksim'den İnönü'ye inerken hemen solda kalan Gümüşsuyu yerleşkesinin içindedir.Basketbola başladıktan kısa süre sonra yollarımızın kesiştiği ve okul takımı olsun ilk karşılaştığımız takımda birlikte oynadığımız 4 yıl olsun her daim yanımda olan üstelik benim gibi Boşnak göçmeni olan yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmeyen arkadaşım[ki buda başka bi post konusudur(kaybolan arkadaşlıklar)] -aa bak hayko değil mi o? diyordu.Ben ozamanlar Hayko'dan bihaber olduğum için ve açıkçası Hayko'nun sadece Moğollar,Demir Demirkan,Aylin Aslım,Koray Candemir ile yaptığı çalışmalar meydanda olduğu için henüz popularitesinin belli kesimle sınırlı kaldığı bir dönem olduğundan -o kim lan?! demekle yetinmiştim.
Yukarıda 2005 yılında çıkan ve kendisinin de ''aslında albüm arabeskin direk yandan yemişi,rock müziği de sıyırtmış ama elektronik altyapıdan da emmiş bir tür'' olarak kısaca ifade ettiği ilk albümü 'Sakin Olmam Lazım'ın 'Yarası Saklı' klibinden çekilen fotoda görüldüğü gibi sarı saçları deri siyah ceketi ile gördüğüm Hayko için arkadaşım ekliyordu: Buda sizinkilerden! -Nası yani? -Oğlum rock falan işte ya sizin tür..

Sonra daha bi yakından takip ettik tabi Hayko'yu kimi şarkılarındaki nağmeli söyleyişi kimi şarkılarında da ülkemizde pek çokları tarafından ''bu ne lan öğrüyo bu herif!'' diye karşılanan brutak vokali,canlı performanslarına kattığı sahne şovları ile bu ülkede kimsenin yapmadığı(en azından benim denk gelmediğim görmediğim) bir tarza sahipti.Özellikle Sakin Olmam Lazım albümünün her bir şarkısı hem sözleriyle hem melodisiyle kendi adıma harika bi albümdü.Okula gidip gelirken defalarca dinlediğim oluyodu 1günde.Ayrıca albümün tamamını Hayko kendi evindeki stüdyoda kaydettiği için şarkıların altyapısı;albüm çıkarmadan önce yukarda da bahsettiğim,el attığı,destekçisi olduğu projelerde başında olduğu klavyesiyle oluşturulmuştu.Röportajlarda pek çok şarkıyı kaydederken komşulara fazla ses gitmesin diye sesini yükseltmesi gereken yerlerde masanın altına girerek şarkılarını kayda aldığını da eklemişti.O dönemde Aralık 2006'da düzenlenen Trend Show'da onu sahnede ilk kez izlemek fırsatı elde etmiştim ve açıkçası performansını kusursuz,harika gibi sözlerden başka şekilde ifade etmek mümkün değildi.

Takipçi kitlesi kısa sürede yükselen Hayko'nun 2 yıl sonra 2007'de 'Tanışma Bitti' albümü çıkıyordu.Daha hiçbir şarkıyı dinlemeden albümün adından 'gördükleriniz bişi değildi asıl bide buna bakın!' tarzı bi durumun söz konusu olduğu belli oluyordu.Öyle de oldu kendisi de ''iki albüme de baktığınızda bambaşka soundlar olduğunu görmek mümkün ancak sahnede gördündüğümüz hali aslında orjinal olduğu için insanlar pek karar veremediler sert mi değil mi'' sözleriyle bunu destekliyordu.Zaten ilk albümde de kaydını dinlediğinizde sakin gibi görünen şarkıları Hayko sahnede söylediğinde okadar da sakin gelmeyebiliyordu.

Ve 2010'un hemen başında Sandık adlı 3.albümünü çıkardı Hayko Cepkin.ilk iki albüme göre daha uzun süre dinleyicilerini bekletmesine rağmen bu albüm 9 şarkıyla önceki iki albümden daha kısa gibi duruyordu.Albümde yine daha sakin sayılabilcek tarzda Gelin Olmuş,Sahibi yok,Yolun sonu gibi şarkılar da var.Ancak iki şarkı var ki ilk dinleyişte dikkatinizi çekiyor ve dilinize dolanıyor açıkçası.Bunlarda biri ilk klibin de çekildiği Yol Gözümü Dağlıyor şarkısı.Klibinde yine kendine has farklı özelliklerini ortaya koyan Hayko'yu; 'Matrix' filminde Neo'nun içinden çıktığı jölemsi tarzda bir sıvının içinde,üzerine elektrotlar bağlanmış şekilde görüyoruz.Diğer dikkat çekici şarkı ise neredeyse ve hatta tamamı yukarda bahsettiğimiz brutal vokal ile seslendirilmiş 'Açtırdınız Kutuyu' şarkısı.Vokaliyle,müziğiyle oldukça sert bi şarkı gibi gözüksede sözleri tıpkı ilk albümünden bu yana olduğu gibi derin anlamlar içeriyor.

Yeni albümünden sonra çıkacağı konserlerde yine bu albüme özel bir sahne dekoru olduğu konuşuluyor.Üstelik bu sefer 2006 yılında Rock'n Coke'da sergilediği müthiş sahne şovundan sonra gittiği yerlerde bu dekoru kullanmadığı için eleştiriler aldığı gibi bir durum sözkonusu olmayacak çünkü bahsi geçen yeni dekor sökülüp takılabilen ve taşınabilen bir dizayna sahip olduğu için her gitttiği şehirde organizasyonda performansının zirvesinde olacak gibi görünüyor.




Bitmez sandı yoksul beynin,
Sorma artık kimim neyim,
Olsun sende,merhametim,
Bundan sonra seninleyim,
Hiç aklında yokken bir ışık yanar.
Yol gözümü dağlıyor bak ağlasamda boş,
Bendeki zehir kadar sarhoş,
Bu nehir gibi akan sular ne çok olur
Bu gözlerde yaş Tadı yok
Çok zor olur bu bir daha
Gözümde yaş kopmuş elim,
Hiçbir şeyin dibindeyim,
Geçmiş hergün,hikayemdir,
Böyle bitsin sevdiklerim,
Hiç aklında yokken bir ışık yanar,
Yol gözümü dağlıyor bak ağlasamda boş
Bendeki zehir kadar sarhoş,
Bu nehir gibi akan sular ne çok olur,
Bu gözlerde yaş tadı yok
Çok zor olur bu b
ir daha
Çok zor Çok zor Zor Çok zor Çok.
Yol gözümü dağlıyor bak ağlasamda boş,
Bendeki zehir kadar sarhoş,
Bu nehir gibi akan sular ne çok olur bu gözlerde yaş,
Tadı yok çok zor olur bu bir daha….

Hiç yorum yok:

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...