Pazartesi, Mayıs 2

Kafan Çok Güzelmiş Canım Güle Güle Kullan!

Türk futbolunun yeni Arif Erdem'i olma yolunda hızla ilerleyen Burak Yılmaz dün akşam Avni Aker'de bu kez gerçekten kendisine yapılan bir faul üzerine kendisini yerde buldu ve hakem doğru olarak faul çaldı.Buraya kadar herşey normal.

Ceza sahası dışında olduğu net bir şekilde görülen pozisyon sonucu pozisyonun 6-7 metre gerisinden takip eden yan hakem olaya müdahale edip ''penaltı'' uyarısı yaptı ve Trabzonspor'un hafta boyunca başkanından yöneticisine kanal kanal yaptığı ''Fenerbahçe kaç penaltı kazanmış,Trabzon kaç maçtır penaltı kazanamıyor vs vs'' muhabbetleri sonucu istediklerini elde ettiler,son adam olan Danny'nin kırmızı kartının ve faulun doğru olduğu ancak net ceza sahası dışında olan pozisyon sayesinde penaltıyı kazandılar.Benzer pozisyonda Olcan Adın'ın çok daha sert bir faulle düşürülmesine ise ne penaltı ne kırmızı kart çıktı.

Herşeyi geçtim.Fenerbahçe'ye de Trabzonspor'a da hatalı,lehte ve aleyhte düdükler çalındı kararlar verildi,hiçbirinde artniyet aramıyorum.Ancak kendi takımım da olsa kulüplerin oyunu denetleyen ve idare eden hakemleri baskı altına almak için demeç savaşlarına girmesinden nefret ediyorum şahsen.1 hafta boyunca penaltı dediler durdular ağlayan bebeye meme misali almışlardır istediklerini umarım da şu son 3 hafta herkesin kendi işine baktığı maç önceleri,maçlar ve sonraları izleriz.

Benim asıl takıldığım ve akıl sır erdiremediğim açıklama azönce Telegol'de geldi.Havaalanında kendisiyle canlı yayında röportaj yapılan Trabzon kulübü başkanı Sadri Şener kendisine tartışma yaratan ve rakibin 10 kişi kalmasına neden olarak bir nevi maçı bitiren takımının ilk golünün geldiği penaltı pozisyonu ile ilgili yöneltilen sorulara verdiği zeka fışkıran cevaplarıyla beni dumura mı uğrattı,yardı yıktı mı desem bilemiyorum.

-Sayın Şener penaltı pozisyonu için neler söyleyeceksiniz,çok tartışma yarattı,içerde mi dışarda mı diye?

S.Ş.-Tamam çıkar penaltıyı 2-0!!!

Başka da sözüm yok sayın hakimim.Maç yazısı yarın.

3 yorum:

thebiglebowski dedi ki...

Taraftarlığını bir kenara bırakta şu yazını bir daha okusana:)

Bu penaltılar irdelensin diyen ilk onlar değildi.Bunu da yazsana.

Bunu diyerek penaltıları kesilen takım Trabzonspor du.
Bunları diyerek sahte penaltılar,ofsayttan goller bulan da Trabzonspor değildi..

Ne zaman Trabzonspor konuşmaya başladı verdiği ''hakemleri baskı altına almayalım '' sahte demeciyle ortalığa gülücük saçan Fenerbahçenin, Antep maçından sonra çıldırıp tükürdüğünü yalamasını da yazmalısın buraya..

Kendisine verilen hatalı kararlara rağmen ''Hakemleri baskı altına almayalım..Adalet sonsuz bir güneştir,herkese lazım olur'' diyenin Şenol Güneş olduğunu, rakibi gibi milletin alın terine irdelenmeli gibi bir laf söylemeyen teknik direktör olduğunu da yaz.

Ayrıca her hafta Lugano ve Emre'nin kırmızı kart yemesi gerektiğini,samimiyetinle söylesene..Emre'nin sahada ana avrat küfrettiğinide yaz..

İşte Fenerbahçe böyle bir camia..Kendilerine oldu mu ne ala,Başkasına oldumu ses çıkarma..

He Sadri başkanın şu esprisini de ciddiye alan seninde kafan güzelmiş,güle güle kullan canım..

Gerçi senin şu yazını bende ciddiye aldım ya,benim kafam hepinizden güzelmiş..

MuL€ dedi ki...

kafan güzelmiş tümcen için eyvallah kafam bugün harbiden güzel futbol şu an haftasonuna kadar şeyimde bile eğil o dere.

yazımı ciddiye alıp okumuşsun ama beni yargıladığından çok kendin taraflı olduğun için asıl vurguladığım yerleri anlayamışın :)

ben kendimize oldu mu amenna falan demedim kendimize çalınmayan faul,penaltı,lehte verilmeyen sarı kırmızı kartları saysam satırlar yetmez.trabzon için de geçerli keza.

benim yazıda asıl vurgulamak istediğim bi hafta boyunca penaltı penaltı diye ağlamanın sonunda bukadar basit üstelik pozisyona uzak yardımcı hakemin ''emin olmadan'' vırt diye çaldığı penaltı idi.

Lugano ve Emre hakediyo olabilir ona bakarsan Burak Yılmaz yere düştüğü her 10 pozisyonun en az 7sinde sarı kartı hakediyo bana göre bunu da bugüne kadar yazmadım.Standartlar bu hakemler tarafından tutturulamıyorsa bu benim sorunum değil ben gelişen olaylar üzerine yorum yazıyorum gelişmeyenler üzerine değil.

Yazının ana konusu başlıktan da anlaşılacağı üzere Sadri Şener'in bu sezon sayısını artık bilemedğim defa yaptığı mantık dışı,çocukca açıklamalardı.

Şenol Güneş türk futbolundaki en efendi en karakterli 1-2 hocadan biridir.Aykut Kocaman'dan öne koyacak olursam onu yaşına duyduğum saygıdan ötürü olur yoksa efendilik baza alınırsa Aykut'un ondan aşağı kalır hiçbir yanı olduğunu da düşünmüyorum.

Her yazımı yazdıktan sonra tekrar tekrar okuyorum zaten tavsiyene ihtiyacım yok bu hususta,kendim dışardan okuyan biri olarak görmek için başka yakınlarıma da(çoğunlukla zıt taraflı) okutuyorum.Ben fenerbahçeliyim bunu blogdan anlamak zaten mümkün kusura bakma ama bi insanın içinde duydu beslediği bi taraf varken objektif olmasının mümkün olmadığını düşünüyorum.Ben objektifim arkadaşım diyen varsa yalan söylüyordur içinde taraf tutma varsa imkansızdır öyle birşey.Ben yazımda da bahsettiğim gibi hiçbir tarafın ne hakemler ne federasyon üzerinde baskı oluşturacak açıklamalar yapmasını desteklemiyorum,kendi takımımdan her yapıldığında ne gerek var ki diyorum.rakip takım yapınca da ''ne salaksınız ne alakası var amk'' diyorum benim taraflığım bu şekilde ayrılıyo.

Kafamız gayet güzel 3 hafta sonra da çoook daha güzel olacak inşallah.O zaman da yorumlarını bekliyo olacağım sezon sonu yazımda ;) iyi seyirler..

MuL€ dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...