Pazartesi, Ekim 25

Fenerbahçe:0 - Galatasaray:0

'Rijkaard'ı sabote ettiler' olayından başlamak lazım maça.Elbette hocasının düşüncelerini paylaşmayan,ters düşen futbolcular olabilir ama sporcu her zaman karara saygı duymalıdır.Duymayan ve bunu dile getircek kadar seviyesiz futbolcu ahlaktan yoksundur zaten ve o adamın işine de kulübüne de taraftarına da saygısı yoktur zaten.Bahisle uğraşanlar şunu çok iyi bilirler: ''Bir takımın teknik direktörü değiştiyse yeni hocasıyla çıktığı ilk maçında o takımın süpriz yapma ihtimali çok yüksektir!''

Bugün takımın başına Hagi değil kim gelirse gelsin Galatasaray Rijkaard döneminden daha istekli daha mücadeleci oynayacaktı.Kendileri için oynayacaklardı bikere.Öyle de yaptılar.

Hagi-Tugay ikilisinin takımın başında çıktıkları ilk maçta verilen taktiği en iyi şekilde uyguladılar.Fenerbahçe'nin Beşiktaş derbisinden bu yana '103 gol rekorunu kıracaklar mı?' dedirten performansını sağlayan en önemli etken kanatlarını iyi kapattılar.Elano Brezilya milli takımında parladığı yerine kaydırıldı göbek Sarp-Cana-Ayhan üçlüsü ile tutuldu,kanat oynarken şutör özelliğini yitiren Pino ceza sahası dışından da olsa tek başına 4ü çerçeveyi bulan 5 şut attı.

Buna karşılık Aykut Kocaman Beşiktaş derbisinden bu yana üstüne koyarak giden takımı bozmadı.Yine kanatları kullanmak istedi.Ancak Galatasaray'ın 5li ortasahasına karşılık Fenerbahçe'nin Emre-Topuz'lu göbeğinin zayıf kaldığı henüz maçın başında barizdi.Galatasaray'ın savunmada tüm hatlarıyla topun arkasında kalmasına rağmen arkaya yaslanmaması özellikle Emre'nin top almakta zorlanması ilk yarıda Fenerbahçe'nin üstünlüğü rakibe kaptırmasına neden oldu.

Devre arasında;kanat akınları haricinde ortaya da yönelip ayağında top tutabilen Stoch yerine daha çok kanat bindirmelerini kullanan Dia'yı yada Alex'i oyundan alıp Semih'i sahaya sürmek belki topu ileride tutabilmek adına bir hamle olabilirdi.Aykut hoca basın toplantısında tercihini varolan 11 üzerinde dizilimde değişiklik yapmakta kullandığını söyledi.70 gibi bu değişiklikleri yaptı ve ikinci yarı 15-20 dakikalık Fenerbahçe baskısı Galatasaray'ın da geriye yaslanmasıyla birkaç pozisyon getirdi.Ancak Semih ve Alex'in Stoch'un getirdiği topları dışarı atması Niang'ın Aykut'un bacakları arasından geçirmek istediği top ve Alex'in iki kez vurup Cana'dan dönen toplar haricinde pozisyon yakalayamadı Fenerbahçe.

Aykut hocayı maç sonunda kadrodan dolayı eleştirmek yersiz.Dia ve Stoch'un bukadar etkisiz kalacağını şüphesiz o da tahmin etmiyordu zira Galatasaray takımı kudret nartı yemişçesine mücadele etti.Elano dahi Caner'i çıkarmayarak Stoch'a destek olmasını engelledi.

9.haftayı geride bıraktık ve Fenerbahçe Trabzon-Beşiktaş-Galatasaray 3lüsünden 1 puan çıkarabildi.Haftaya Bursaspor deplasmanında Emre ve Lugano'suz oynayacak olmak epey zorlayacak takımı.Ankaragücü'nün geçen haftaya Galatasaray'a 4 atıp bu hafta Bursa'dan bir devrede 5 yemesi nasıl bir mantık çözebilmiş değilim o da ayrı.

Aykut hocanın basın toplantısında dile getirdiği bir diğer önemli nokta bugüne kadar derbilerde üstün ancak küme düşen takımlara verdiği puanlarla şampiyonluk yitiren bir Fenerbahçe vardı bu sezon büyük maçlarda galip gelmekte zorlanan ancak nispeten zayıf takımlara bariz üstünlük sağlayan bir kadro kalitesine sahip Fenerbahçe.Açıkçası bugün Galatasaray'ın yaptığı şekilde kanatları ve ileri adamlar arasında pas organizasyonunu kesebilecek düzende bir takım yok Anadolu takımları arasında.Yani eğer Anadolu takımları ile yapılan maçlarda maximum puan alınırsa şampiyonluk yine gelebilir.Dün akşam berabere kalınmasına rağmen Bursaspor ile 6 puan fark olması manidar.

Ben Aykut hocanın bugün sahaya sürdüğü kadroda ısrar etmesi halinde orta-uzun vadede istikrar yakalamasının mümkün olduğunu düşünüyorum.Zaman zaman Topuz'u yine sağ kenarda kullanı ortasahaya Alex'in yerine daha çok etliye sütlüye karışan bir isim bulunabilirse büyük maçlarda orta alanda rakibe teslim edilen üstünlük geri alınabilir.Şu cümlelerden sonra Özer'den bu işi yapması adına olan beklentiler aklıma geliyor.Üzülmemek elde değil cidden yazık oldu umarım en kısa sürede iyileşerek katkı sağlayabilir.

Bu arada sanal ortamlarda yenilmedik diye sevinen ve laf edildiğinde Trabzon maçına atıfta bulunan ezik bir kesim var.Onlara maç sonunda tüm takım içeri girmişken Sabri'nin gidip üçlü çekmesini hatırlatıyorum.Bir büyük takım ezeli rakibi ile deplasmanda kaldı diye meşale yakıp,oyuncusunu üçlü çeksin diye çağıracak kadar seviniyorsa bu karşısındaki rakibin nekadar büyük olduğunu ve bunu nasıl kabul ettiklerini gösterir.

Saygılar

Hiç yorum yok:

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...