Cuma, Kasım 4

Sivasspor:2 - Fenerbahçe:0 //Kaçınılmaz Son


''Elbette Fenerbahçe de yenilebilir ama bu kadar kötü oynamaya hakkı yok''...

Maç sırasında twitterda en çok denk geldiğim cümleydi.Bunu söyleyenler zannedersem bu takımın biri İnönü deplasmanında ligin o haftaya kadarki en tempolu maçını,3 gün ardından da iç sahada 85 dakika 10 kişi insanüstü mücadele vererek kazandığı 2 maçı geçtiğimiz 7 gün için oynayan takım olduğunu unuttular.Ve bugün izlediğimiz Sivas deplasmanının da 8.günde çıkılan 3.maç olduğunun.

Yönetici ve denetleyici görevini üstlendiği liginin Şampiyonlar Ligi temsilcisinin grup maçının olduğu güne ve hatta neredeyse saate 1 aydan fazla bir süre önceden ülkenin 1 numaralı derbisini koyarak işini ne denli iyi yaptığını gözler önüne seren federasyonun fikstür düzenleme konusundaki acizliği sahada canını dişine takan etten kemikten yapılma bünyelerin bir noktada zor şartlarla karşılaştığında mücadelesini 1 seviye arttırmasını mümkün kılmıyor malesef.

Bu hakkını Karabük maçında kullanmıştı Fenerbahçe;Sivas gibi dışarda 10 dakika yürüdüğünüz an yanaklarınızın soğuktan kararmaya başladığı bir şehirde 2 gündür yağış yemiş bir zeminde ligin sertliği en çok seven ve taktiğinin bir parçası haline getiren takımına karşı normal mücadelenizin üstüne koymanız gerekirken yapamıyorsunuz.Üstüne net bir şekilde ofsayttan yenilen golle planlarınız alt üst oluyor belki yenilmezlik ünvanının devamı için bu şartlarda gol için en çok umutlanabileceğiniz noktalar olan duran topları da iyi değerlendiremiyorsunuz zira bu konudaki usta ayağınız önceki maçınızda haksız yere atılmış.Yine federasyonun acizliğinden ertelenen lig fikstürü,boşa giden kamp çalışmaları,üstüne değişen lig statüsü yüzünden sıkıştırılan maçlar adale sakatlıklarını kaçınılmaz kılınca sezon başından beri yakanızı bırakmayan aksilikler bu kez formuyla ''gelen gideni aratır'' deyimini çürüten istikrarlı transferinizi vurupta yerine koyduğunuz isim maçın geride kalanında takımın en kötülerinden olunca 27 maçlık yenilmezlik apoletini bir kenara bırakmak zorunda kalıyorsunuz.

Alex'in yokluğunda şans bulan Sezer'in üstündeki baskı her halinden okunuyordu.Sezer kaliteli bir oyuncu ancak bunu gösterebilmesi için özgüvenli bir şekilde oynayabilmesi gerek.Hala Bienvenu'ye boş adam diyenler var bence futbol izlemeyi bırakıp gidip golf falan gibi daha relax sporlar takip etsinler.Bir Niang olmadığı kesin an itibariyle ancak potansiyeli olduğu çok açık topları ezmiyor,kolay kolay kaybetmiyor baskı altında adam geçebiliyor bunlar ilerisi için umut verici şeyler.Baroni artan performansı ile övdüğümüz Baroni'den çok uzaktı.Kayseri yıllarından olacak bu şartlara alışkın Topuz sahada çubuklu forma ile yer alan futbolcular arasında en çok mücadele eden isimdi.Emre silikti.Volkan 2 golde de sıfıra yakın açılardan basit goller yedi bence daha iyi yer tutabilirdi diye düşünüyorum.Golü yiyip Ziegler sakatlandıktan sonra yapılan Stoch değişikli de düşünüldüğünde 2.yarı göbeği Selçuk-Baroni ikilisine bırakıp Emre'yi Alex konumuna çekmek yapılacak en mantıklı hamleydi.Zira formsuzluğu zirve noktasında olan Semih'in 2.forvet olarak erken alınması Sivas'ın ekmeğine yağ sürerdi.

Sivasspor'un mücadelesi ve oyununu es geçmemek gerek.Bu sezon Kamil Grosicki'nin önderliği ve Eneramo'nun göze çarpan yükselen çizgisi ile keyif veren bir futbol oynuyor Sivas.Bugün öne geçtikten sonra dahi büyük takımlara karşı öne geçtikten sonra kapanan Anadolu takımlarının aksine önde basan bir anlayış içinde olmaları bunun göstergesi.

Bir Sivasspor maçı ile başlayan 27 maçlık seri yine bir Sivas deplasmanı ile sonuçlandı.Bu yenilgi uzun maratondaki duraklardan yalnız biri ve bırakılan 3 puana rağmen haftayı lider olarak tamamlamak anlamlı olsa da geçen hafta Alex'in atılmasına neden olan hatalı hakem kararları o maçtan bu deplasmana taşınan yorgunluğun sebebi olarak gayet tabi gösterilebilir.Keza bugün Sivasspor'un ilk golünün net ofsayt olduğu düşünüldüğünde daha ligin 3te1i tamamlanmamışken hakemlerin durumlarının hiç de iç açıcı olmadığı gerçeği düşündürücü.

27 maçtır bugünü bekleyen bazı kesimler Fenerbahçe'nin aldığı bu mağlubiyet merkezli espriler üretmekte tüketecekleri nefeslerini hakemlerin kötü yönetimlerinin sürüyor oluşunun farkına varıp o konuda değerlendirse kendileri adına da daha hayırlı olur kanaatindeyim.

8 yorum:

Adsız dedi ki...

Alex olsa, Emre olmamaliydi. Ofsayt pozisyonunu da onceli maclarda Fenerbahce aleyhine verilmeyen penaltilara sayabiliriz.

MuL€ dedi ki...

Alex atılmasa Emre o agresifliği gösterir miydi?Fenerbahçe lehine verilmeyen penaltı ve golleri napcaz peki?düz mantık kurmaya çalışıyosun da seninki biraz mantıksız oluyo farkında değilsin adsız arkadaşım.

Adsız dedi ki...

Duz mantik degil, demek istedigim oraya da buraya da gidiyor iste hakem hatalari. Oyunda bir bug olarak kabul edip oynamak lazim. Hakem soyle boyle demektense, Alex birkac yil sonra emekli olunca Fenerbahce ne olacak, bunun icin ne yapiliyor onlari tartismak lazim.

MuL€ dedi ki...

bunu defalarca gerek blogda gerek gerçek hayatta fenerbahçe geleceği hakkında her konuştuğumda şimdiden araştırmamız lazım diye dile getiriyorum zaten.farkındaysan yazının içinde de hakemlere saydırmaktansa bunu bir sorun olarak kabul ettiğimi ve herkesin farkına varıp görmesini istediğimi söylemişim.hakem golü vermedi,penaltıyı vermedi gol ofsayttı kaybettik gibi bahaneler üstünden yapılan tartışmaları ilkokulda kaldı.

Adsız dedi ki...

benden önceki adsın git bi çay koy allah aşkına, Fenerbahçe ye sallamak için fırsatları kaçırmıyosunuz ama haksızlık sizin takımınıza yapılıncada mangalda kül bırakmıyosunuz. Önce bu kadar Haksızlık karşısında Bu takımı takdir etmeyi öğrenin.Hakemin görevi hata yapmak değil standart ve adil olmak.

Adsız dedi ki...

soz konusu Fenerbahce olunca yukarida koydugunuz resimdeki ofsayt cizgisinin yamuklugu tartisilmiyor herhalde - o kadar buyuk bir kulup. Ofsayt cizgisini dumduz ceksinler de o zaman konusalim ofsayt mi degil mi.

MuL€ dedi ki...

sen lisede sözel bölümündeydin heralde :) çünkü bu çizginin yamuk olduğunu söylemek için derinlikle birlikte kısalık-genişlik kavramının değişiminden ve dolayısıyla geometriden bihaber olmak gerek.insaf.ayrıca ben resime göre değil maçta ofsayt kamerasından ve direk yan hakemin hizasındaki yer kamerasından gördüğüm üzerinden konuşuyorum anlaşılıyo ki maçı bile izlememişsin.ki derdim ofsayt mofsayt da değil.son paragrafta açıkça hakemlerin kötülüğünün herkes için dezavantaj olabileceğini söyledim yazıya 'ek' olarak.

Adsız dedi ki...

arkadaş siz bırakın alex olmayınca ne olacağını onu biz tartışalım hayalini kurduğunuz günler için sabırsızlanıyorsunuz biliyorum, o çizgi ligtv'nin yayın sırasında çektiği çizgidir salaklığın alemi yok,ilk yenilgide sazanların hemen düşmesi de çok komik oluyor...!saygılar(mustafa)

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...